Son yıllarda Türk futbolunda alt yapısından oyuncu yetiştiren kulüpler arasında kendine önemli bir yer edinen Altınordu, dikkat çeken bir istatistik ile dikkatleri üzerine çekiyor. İzmir temsilcisinin, giden futbolcularının geri dönmemesi, kulübün felsefesi ve çalışma sisteminin bir parçası olarak öne çıkıyor. Geride bıraktığımız sezon, çeşitli kulüplere transfer olan oyuncuların sayısındaki artış, Altınordu'nun sürekli gelişen yapısının mı yoksa başka bir sebebin mi sonucu olduğu üzerine tartışmalara yol açtı.
Altınordu, son yıllarda alt yapısı ile adından sıkça söz ettiriyor. Kulüp, "Önce insan" anlayışı ile futbolcu yetiştirme konusundaki kararlılığını sürdürüyor. Altyapıdan çıkan genç yetenekler, kulübün üst yapısına kazandırılarak profesyonel düzeyde mücadele edebiliyorlar. 2015 yılından bu yana hem Türkiye U17 hem de U19 liglerinde birçok başarıya imza atan Altınordu, bu başarıları ile diğer kulüpler için bir örnek teşkil ediyor. Ancak, giden futbolcuların geri dönmemesi, kulübün istikrarını sorgulatıyor. Birçok genç futbolcu öne çıktığı dönemde başka kulüplerin radarına giriyor ve buradan aldığı tekliflerle Altınordu’yu geride bırakıyor.
Öne çıkan yeteneklerin başka kulüplere transferinin yanı sıra, Altınordu’nun bu durumu nasıl karşıladığı da önemli bir konu. Yönetim, altyapıya yaptığı yatırımları artırarak ve kulüp felsefesinden ödün vermeden yeni yeteneklerin peşine düşerek bu durumu avantaja çevirmeye çalışıyor. Özellikle son yıllarda Türkiye'nin en iyi scout ekiplerinden birine sahip olan kulüp, bu sayede keşfedilen yeni yetenekleri hemen gözlemleyerek ihtiyaç duyulan yerlerde değerlendirilmek üzere alt yapısına katarak sistemin sürekliliğini sağlıyor.
Örneğin, geçtiğimiz sezon kadrodan ayrılan oyuncular arasında önemli isimler bulunuyor. Bu futbolcular, kulübün başarısını yukarı taşıyan isimler olarak bilinse de, kulüp, bu durumu aşmak adına yeni futbolcu arayışlarına başlamış durumda. Altınordu, genç yaşta yeteneklerini keşfederek onlara profesyonel bir ortam sunarak, ligde de kendisine sağlam bir yer edindi. Bu süreç, kulübün hem mali yapısını hem de manevi duruşunu korumasında önemli bir rol oynuyor.
Tüm bu gelişmeler ışığında, Altınordu’nun geleceği adına umut verici bir tablo çizen kulüp, giderek daha fazla yetenekli futbolcu yetiştirmeye devam edecek gibi görünüyor. Giden futbolcuların peşindeki fırsatlar, bu gençlerin kariyerine olumlu yansırken, Altınordu'nun istikrarlı yükselişi ve altyapı modeli Türk futboluna örnek olmaya devam ediyor.
Özetle, Altınordu'da giden çok gelen yok ifadesi, kulüp felsefesi ve altyapı sisteminin bir parçasını oluştururken, bu durum kulübün geleceği için yeni fırsatların kapısını aralıyor. Altınordu, tarımsal üretimden yola çıkarak kendi "futbol ürünlerini" üretme konusunda kararlılığını sürdürüyor. Gelecek sezonlarda başka yetenekleri sahalara kazandırmaya devam edecek olan Altınordu, Türk futbolunun geleceği açısından önemli bir merkez olmayı hedefliyor.