İstanbul’un Esenyurt ilçesinde yaşanan bir olay, eski sevgili ilişkilerinin ne kadar tehlikeli ve karmaşık olabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi. 25 yaşındaki Zeynep Y., eski sevgilisi tarafından fiziksel şiddete maruz kaldığını ve bununla birlikte tehditler ve şantajlar aldığını iddia etti. Olayın detayları, hem mahalle sakinlerini hem de sosyal medyayı sarsarak büyük bir infiale neden oldu. Olay yerine gelen polis ekipleri, durumu kontrol altına alıp, Zeynep Y.'yi hastaneye kaldırırken, eski sevgili H.G.'nin kaçmasıyla soruşturma derinleşti.
Esenyurt'ta dün akşam saatlerinde meydana gelen olayda, Zeynep Y.'nin eski sevgilisi H.G., genç kadını evinin önünde darp etmekle suçlandı. Olayın hemen ardından, komşuların ihbarı üzerine polis ekipleri hızla bölgeye intikal etti. Bir görgü tanığı, “Zeynep’in sesleri beni uyardı. Hemen dışarı koştuğumda H.G. onu yerlerde sürüklüyordu.” ifadelerini kullandı. Olay yerine gelen sağlık ekipleri, Zeynep Y.'ye ilk müdahalesini yaparak onu hastaneye kaldırdı. Sağlık durumu kritik değilken, Zeynep’in yaşadığı travmanın derinliği, yakınları ve arkadaşları tarafından dile getirildi.
Olayın ardından Zeynep Y., yaşadığı tehdit ve şantajla ilgili olarak polise başvurdu. İfadesinde, eski sevgilisi H.G.’nin sürekli kendisine mesajlar göndererek, “Eğer beni bırakırsan başına kötü şeyler gelecek.” şeklindeki tehditlerini aktardı. Zeynep Y., bunun yanında H.G.’nin özel görüntülerini ifşa edeceği korkusuyla sürekli psikolojik baskı altında kaldığını belirtti. Avukatı aracılığıyla yaptığı açıklamada, “Bu durum sadece Zeynep için değil, birçok kadın için geçerli. Eski ilişkilere dair yaşananlar, bazen göz ardı ediliyor. Mağdur durumdaki kadınların sesleri duyulmalı.” dedi.
Esenyurt’taki bu olay, sadece bir bireyin başına gelen bir hüsran değil, aynı zamanda toplumsal bir sorunun da yansıması. Türkiye, özellikle kadın cinayetleri ve şiddet olayları konusunda son yıllarda gündemde. Uygulanan yasalardan bağımsız olarak, birçok kadın hala eski ilişkilerinde tehdit ve şantaja maruz kalıyor. Bu durum, toplumsal cinsiyet eşitliği konusundaki mücadeleleri daha da elzem hale getiriyor. Özellikle yaşanan olaylar, medyada yankı bulmakta ve kadınların yalnız olmadıklarını hissetmeleri için cesaret vermektedir.
Sosyal medyada, #KadınaŞiddeteHayır etiketi ile seslerini duyurmaya çalışan birçok kadın, Zeynep’in yaşadığı travmayla özdeşleşerek deneyimlerini paylaşmaya başladı. Bu durum, birçok bireyin yaşadığı zorlukların görünür hale gelmesine vesile oldu. Toplumda kadına yönelik şiddete karşı farkındalık yaratmak ve önleyici tedbirler almak için daha fazla ses çıkması gerektiği herkesin ortak görüşü. Bu tarz olayların derin yaralar açtığı gerçeği unutulmamalı ve toplum olarak kadına yönelik şiddete karşı birlik oluşturarak dur denilmelidir.
İlgili birimlerin, Esenyurt’taki bu olayla ilgili derinlemesine bir inceleme başlatması bekleniyor. Zeynep Y.’nin durumu, birçok mağdur kadının yaşadığı korkunun ve çaresizliğin bir resmini çizerken, toplumun bu tür olayları daha fazla görmezden gelmemesi gerektiği kesin. Şimdi gözler, adaletin yerini bulup bulmayacağında ve Zeynep Y.'nin yaşadığı travmanın ardından ne gibi adımlar atılacağına çevrildi.
Bu olay, sadece bir kadının hikayesi değil; aynı zamanda hepimizin sesi olmayı, başkalarının yaşadığı benzeri durumları öne çıkarmayı başarmak için bir fırsattır. Duyarlı olalım, destek olalım ve "artık yeter!" diyelim. Kadına yönelik şiddete karşı durmak için el birliğiyle hareket etmeliyiz.